Avrupa Birliği düşüncesi, II. Dünya Savaşı dehşetinin ardından iddialı bir hayaldi. Yüzyıllardır birbirleriyle savaşan Avrupalı ülkeler arasında bir daha savaş çıkmaması hedefine ulaşmak için bölgesel entegrasyonun teşvik edilmesini öneriyordu. Entegrasyon fikri, savaştan sonra harabe haline gelen kıtanın ekonomik olarak yeniden inşası, Soğuk Savaş’ın gerilimi artarken Avrupa’nın güvenliğini sağlama zarureti ve birçok çatışmaya yol açan milliyetçiliğin yeniden yükselişinin önlenmesi ihtiyacı ile güçlendi. Kıtada kalıcı bir barışa ulaşma isteği, Avrupa ülkeleri arasında kurulacak olan güven ve işbirliğinin temel katalizörüydü, böylece Avrupa bir daha asla savaşlarla parçalanmayacaktı. 1949 yılında Avrupa Konseyinin ardından, ezeli düşmanlar Fransa ve Almanya arasında yeni bir savaşı önlemek için 1951 yılında Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kuruldu. Savaşın ham maddeleri olan kömür ve çelik, artık barışın aracı olarak görülüyordu. Bu mütevazi başlangıç bugün, 28 üye ülkeye ...