Ana içeriğe atla

Kayıtlar

trakya olayları etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Şşşşt... Unut yaşananları, bu da geçer, neler geçmedi ki...

82 yıl önce bu günlerde Cumhuriyet tarihinin en yüz karartıcı, bir o kadar da az bilinen acı olaylarından biri yaşandı. Milliyetçiliğin ırkçılığa kadar evrildiği bu dönemde, eşitlikçi Cumhuriyet hayali kimilerinin elinde kendi menfaatleri veya çarpık dünya görüşleri nedeniyle harcandı. “Türklük” şemsiyesi altında tüm vatandaşlarını kapsayacak model, “öz Türk” ve “Türk kültürüne yabancı olanlar” tanımlamaları ile, “içimizdeki farklılıkları neden yok farz edelim” anlayışıyla hayata geçirilemeden yok edildi. Okullarda her gün tekrarlanan “Ne Mutlu Türküm Diyene” söylemi bile oluşturulan bu uçurumu kapatamadı. Cumhuriyete inanan, kendilerini bununla özdeşleştiren kişilerin bile farklılıklarının yüzlerine vurulmasından hiç bir zaman vazgeçilmedi. Cumhuriyetin ilk yıllarında İslam dinine mensup kişilerin arasındaki farklılıklar silinirken, yasalardan kampanyalara tüm baskı yeterince Türk kabul edilmeyen ama aynı zamanda Türk olması, mükemmel Türkçe konuşması için zorlanan Gayrimüslim toplul...

Bienvenida Kerida (Hoşgeldin Sevgilim)

Sefarad Yahudilerinin vatan bildikleri İspanya ve Portekiz’den kovulmalarının hüzünlü şarkısı Adio Kerida (Hoşça kal sevgilim) Büyük Edirne Sinagogu’nun açılış töreninde sinagogun duvarlarında coşkuyla yankılandı Bu anlamlı şarkı yeniden, hep birlikte söylendiğinde kimilerinin gözlerinde yaş, kimilerinin eli yüreklerindeydi. Ancak dün, Sefaradların hasretini simgeleyen bu beş yüz yıllık ağıt Edirne’de farklı bir anlama büründü. 1934’te evlerinden, memleketlerinden kovulan Trakya Yahudileri başta olmak üzere bu toprakların tüm Yahudileri bu sefer sevinçle, tek bir vücut olmuşçasına bu şarkıyı söylediler ve bu sefer gözlerinden süzülen hüzün değil mutluluk gözyaşları idi.

“Bu bizim için bir milattır”

Türk Yahudi Cemaati Başkanı İshak İbrahimzadeh “Bu bizim için milattır. Çok mutluyuz” sözleriyle ifade etti 26 Mart ile ilgili duygularını. Gerçekten de öyle, Büyük Edirne Sinagogu’nun açılışının çok özel bir anlamı var bizim için. Yanlış bir kanı vardır; Türk Yahudilerinin tarihi genelde 1492 İspanya’daki engizisyondan kaçarak Osmanlı’ya sığınmaları ile başlatılır. Osmanlı’nın hoşgörüsünün bir kanıtı olan ama aradan beş yüz kusur yıl geçse dahi bir türlü ‘yabancı’ etiketinden kurtulamayan Sefarad Yahudileri günümüzde çoğunluğu oluştursa da Anadolu topraklarındaki Yahudi tarihi çok daha eskidir. Manisa’da bulunan MÖ 3. yüzyıla uzanan Sardes Sinagogu da bunun çarpıcı bir kanıtı. Roma döneminde Yahudilerin Edirne’de yaşadığı biliniyor. Tarih boyunca da Avrupa’dan gelen Yahudi göçleriyle önemli bir ticaret şehri ve Osmanlı Yahudilerinin ilim merkezi haline geldi. Birinci Dünya Savaşı öncesinde sadece Edirne’de 28 bin Yahudi yaşamaktaydı. Bu sayının büyüklüğü bugün tüm Türkiye’deki ...