Ana içeriğe atla

Kayıtlar

orta doğu etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Diplomatik ilişkilerden savunma işbirliğine

Ortadoğu sürekli bir değişimin içerisinde. İstikrar, barış ve refah bu bölgenin geneli için en çok arzulanan şeylerin başında geliyor. Bölge daha çok savaşlarla ve çatışmalarla tanınıyor. Ancak tüm bu olumsuzlukların yanında, yeni bir ‘normal’ filizleniyor. Çok değil, iki-üç sene önce hayalimizi zorlayarak bile söylemeye çekineceğimiz yeni bir işbirliği gittikçe güçleniyor. 15 Eylül 2020’de Beyaz Saray’ın bahçesinde İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn arasında imzalanan İbrahim Anlaşmaları ( Abraham Accords ) kısa bir sürede Fas ve Sudan’ı da içine alarak genişlemişti. ABD, İsrail ve bu Arap ülkeleri arasındaki yatırım ve ticaret artarken, İran’a yönelik ortak tehdit algıları birliklerini güçlendiriyor. Şimdiye kadar gizli yürütülen ilişkiler bu anlaşmalarla gün yüzüne çıkarılırken, başta BAE ile olmak üzere, İsrail’in bu ülkelerle olan ilişkisi giderek derinleşiyor. İlişkilerin sadece ekonomi alanında geliştiğini de düşünmemek lazım. Mısır ve Ürdün ile imzalanana ‘soğuk...

2022’de Türkiye’nin Orta Doğu politikası

Yeni bir yılı hep ışıltılarla kutlarız. Hani o ışıltılar, parıltılar bize aydınlık, neşeli bir yeni yıl getirsin umuduyla. Oysa 2020 ve 2021’i yaşadıktan sonra yeni bir yılı kutlamak bir yana, hiç bitmeyen bir karabasanı ve o karabasanın içinde küçük nefes aralıkları bulmaya çalışarak geçiriyoruz günlerimizi. Bana sorsanız geçen yıl deyince hala 2019 diyebilirim. O kadar verimsiz, o kadar sevimsiz, o kadar üzücü geçti son iki sene. O nedenle bir yanım eski yılbaşılar gibi sevinçliyken, diğer yanım yeni yılın yeni bir şey getirmeyeceğinin bilinciyle buruk.  31 Aralık 2021’den 1 Ocak 2022’ye geçerken taksimetreleri sıfırlamadık. Tam tersine yeni yıla elektrik, doğal gaz, benzin, motorin ve LPG'ye yapılan zamlar ve Noel tatili sonrası hareketlenen dış piyasalar ve düşen TL değeri ile girdik. 2022’de Türkiye’nin ana konusunun ekonomi olmaya devam edeceğini ve erken seçim olasılığından dış politikaya her şeyin bunun çevresinde şekilleneceğini söylemek mümkün.  Kasa boş olduğunda dı...

Yeni Orta Doğu, yeni dış politika

Orta Doğu yeni bir değişimin içinde. Bu sefer değişim kendini dış politika tercihleri ile gösteriyor. Türkiye dahil birçok bölge ülkesi militarist dış politikadan ziyade, diyaloğu geliştirmeyi tercih ediyor. Bu dönem gerilimlerin düşürüldüğü bir dönem olarak da adlandırılabilir. Herkes herkesin kapısını çalıyor, bir konuşma zemini buluyor veya yaratmaya çabalıyor.  Bu durumu açık bir şekilde Türkiye dış politikasında gözlemleyebiliyoruz. Ankara, dış politikasını yeniden kalibre ederken, olumlu söylem ve uzlaşı yanlısı tutumu ile eski ve potansiyel müttefiklerine göz kırpıyor. Bölgedeki yalnızlığını sona erdirmeyi amaçlarken, bu değişim ile bölgesel bir lider, enerji hub'ı ve ekonomik güç olma hedefine yaklaşmayı umuyor. Bunu Türkiye'nin Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan ve İsrail ile olan açılımlarından da rahatlıkla takip edebiliyoruz. Ancak son ekonomik gelişmeler ve Türk Lirası'nın hızlı değer kaybetmesi nedeniyle, öncelikle evdeki duruma, süregelen...

Şalom TV´de Türkiye – İsrail ilişkileri masaya yatırıldı

Şalom yazarı Karel Valansi ile Ekonomi ve Dış Politika Araştırmaları Merkezi (EDAM) Güvenlik ve Savunma Araştırmaları Bölümü Direktörü Dr. Can Kasapoğlu, Şalom TV canlı yayınında, Türkiye – İsrail ilişkilerini masaya yatırdı. ‘Yıldızlar Barışacak mı?’ başlığı altında gerçekleşen programın, moderatörlüğünü Şalom yazarı Dr. Elif Uluğ yaptı. Şalom YouTube ve Facebook hesaplarından canlı yayınlanan programda iki uzman, Türkiye ve İsrail ilişkilerinin tarihi gelişimini, son dönemlerde liderlerin tutumlarını, Ortadoğu’yu etkisi altına alan İbrahim Anlaşmasını ile İran nükleer tehdidini ve tüm bunların ikili ilişkiler üzerindeki etkisini ayrıntılı olarak anlattılar. Valansi ve Kasapoğlu, son dönemlerde düzelme sinyalleri veren Türkiye – İsrail ilişkilerinin geleceğine dair projeksiyonlarını ve temennilerini de izleyicilerle paylaştı. Şalom gazetesi 20 Ocak 2020  https://www.salom.com.tr/haber-117247-salom_tvacutede_turkiye__Israil_iliskileri_masaya_yatirildi.html Güvenlik & Savunma Pr...

Trump'tan sonra, Biden'dan önce

Siyasi bir geçmişi olmayan, bir emlak imparatorluğu kurup batırdıktan sonra yeniden yükselmiş bir iş adamı. Daha çok çapkınlıkları, evlilikleri ve sunuculuğunu üstlendiği yarışma programıyla anılan  Donald Trump 'ın ABD başkanı seçilmesi başlı başına bir sürprizdi. İlk günden bir öngörülememe durumu, bilinmezlik ve oyunu kuralına göre değil kendi bildiği gibi oynama hâli mevcuttu. Kurulu düzene karşı çıkanların öfke oylarıyla seçilen Trump, siyaset dünyasında yeni bir isimdi. Seçim vaatlerinin yanı sıra bir iş adamı gibi davranacağı, elindeki tüm gücü ve cebindeki tüm numaraları kullanarak kârlı anlaşmaların peşinden koşacağı öngörülebilirdi. İsrail Dışişleri Bakanlığının o dönemki raporu Trump'ın Orta Doğu'ya bakışını şöyle özetliyordu; "Trump, Orta Doğu'yu akıllı bir yatırım olarak görmüyor. ABD'nin bölgedeki müdahale hacmini azaltacaktır". Bu durum, ABD'nin bölge politikasında bir yenilik değildi aslında. Selefi  Obama  da her soruna askeri bir çözü...

Arap Baharı'nın onuncu yılı

Yapılan araştırmalar, Arap isyanlarının onuncu yılında, bu ülkelerdeki eşitsizliğin daha da arttığını, sorunların daha da kötüleştiğini ortaya koyuyor.  Guardian-YouGov  anketine göre, araştırma için seçilen sekiz ülkede (Sudan, Tunus, Cezayir, Irak, Mısır, Libya, Suriye, Yemen) yaşam koşulları 2010 yılına göre daha da kötüleşmiş durumda. Bunun en belirgin sonucu bölge halkının, çocuklarının geleceği konusunda çok daha kaygılı olduklarını söylemelerinden de anlaşılıyor. Öte yandan, araştırmaya göre bölge halklarının çoğunluğu, tüm yaşanan olumsuzluklara ve halen devam etmekte olan savaşlara rağmen, Arap Baharı'nın yaşanmış olmasından pişman olmadıklarını söylüyorlar. 17 Aralık 2010 yılında Tunus'ta üniversite mezunu işsiz bir seyyar satıcının kendini yakmasıyla başlamıştı Arap isyanları. Tunuslu satıcı baştakilere sesini duyurmaya çalışarak yardım isterken, aslında umutsuzluk içinde, tek cevabın ölüm olduğuna inandığı bir çaresizliği simgeliyordu. İsyanı başlatan da bu çaresiz...

Prof. İnbar: “Barışçıl bir Ortadoğu görmeyeceğiz”

İbrahim Anlaşması'nın (Abraham Accord) imzalanması, istikrarsız Ortadoğu'da yaşanan bir hayli önemli bir gelişme. Prof. Dr. Efraim Inbar ile İsrail'in bu konudaki duruşunu ve Türkiye-İsrail ilişkisinin geleceğini konuştuk. Prof. Inbar, Kudüs Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nün (Jerusalem Institute for Strategic Studies, JISS) başkanı ve Bar-Ilan Üniversitesi'nde siyaset bilimi öğretim üyesidir. Prof. Inbar, 23 yıl boyunca Begin-Sedat Stratejik Araştırmalar Merkezi'nin (BESA) kurucu direktörü görevindeydi. Ortadoğu stratejik sorunları, İsrail-Filistin diplomasisi ve Türkiye-İsrail ilişkileri konularında uzmanlaşmış olan Prof. Inbar ŞALOM’un sorularını cevapladı.   Geçtiğimiz salı günü tarihi bir ana tanıklık ettik. İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve İsrail ile Bahreyn arasında imzalanan barış anlaşmalarını nasıl değerlendirirsiniz? İlk söyleyeceğim bunun sıcak bir barış olduğu. Halklar arasında iletişim var ve malların dolaşımı mevcut. Böyle bir ilişk...

The Middle East and Turkey

The events that most impacted the Middle East in 2019 were the United States’ decision to withdraw its troops from Syria, Russia’s increasing influence in the region and U.S.-Iranian tensions. Just as elsewhere in the world, demonstrations took place in the region. People around the Middle East took to the streets to protest corruption and to demand social and economic justice. The protests in Sudan, Lebanon and Iraq unseated their respective leaders. As civil strife and political uncertainty beset many countries, tensions between Iran and Saudi Arabia, including the attack on Aramco, were among the most discussed issues, in terms of their impact. The killing of Qasem Soleimani, the head of Iran’s Islamic Revolutionary Guard Corps’ Quds Force, in the first days of 2020 showed that the United States’ main area of interest in the Middle East is to continue its maximum-pressure policy against Iran. Even if Turkey sought to avoid the fallout from this assassination, all of these develop...

Orta Doğu ve Türkiye

2019 yılında Orta Doğu’yu en çok etkileyen olaylar ABD’nin bölgeden asker çekme kararı, Rusya’nın artan etkisi ve ABD- İran gerilimi oldu. Dünyanın dört bir yanında yaşandığı gibi bu bölgeden de protestolar yükseldi. Orta Doğu halkları sosyal ve ekonomik adalet ile yolsuzluğa karşı seslerini yükseltirken, Sudan, Lübnan ve Irak’taki protestolar devlet başkanlarını koltuklarından etti. Birçok ülkede iç savaş ve siyasi belirsizlik devam ederken, İran - Suudi Arabistan gerilimi ve Aramco saldırısı, etkileri açısından en çok konuşulan konular oldu. ABD’nin 2020’nin ilk günlerinde İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’yi öldürmesi ise, 2020’de de ABD’nin Orta Doğu’daki ana ilgi alanının İran’a yönelik maksimum baskı politikasını sürdür mek olduğunu gösterdi. Süleymani’nin öldürülmesi ve ertesinde gelişen olayların dışında kalmaya özen gösterse de, Orta Doğu’daki tüm bu gelişmeler Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor ve etkiliyor. Suriye’de IŞİD Lideri El Bağ...

Ortadoğu´nun yeni yılı

2019, birçok ülkedeki halk protestoları ile anılan bir yıl oldu. Dünyanın birçok bölgesi gibi Ortadoğu’da da halklar sosyal ve ekonomik adalet için seslerini yükseltti, barışçıl protestolarla eşitsizlik, ekonomik talepler ve yolsuzluğa karşı yürüdüler. Cezayir, İran, Irak, Lübnan, Sudan’daki protestoların Arap Baharı ile benzerlikleri çok tartışıldı yıl içinde. Özellikle liderleri devirebilme güçleri nedeniyle. Gıda fiyatlarına yapılan zamla başlayan protestolar 30 yıldır Sudan’ı yöneten, Darfur’da işlediği insanlığa karşı suçlarla bilinen Ömer el Beşir’in nisan ayında görevden alınmasıyla sonuçlandı. Lübnan’da Hariri’nin ekimde başbakanlığı bırakması dahi, WhatsApp’ın vergilendirilmeye çalışması ile başlayan, yolsuzluk ve ekonomik krize yönelik geniş çaplı protestoları dindirmeye yeterli olmadı. Irak’ta ise yolsuzluk ve işsizlik nedeniyle başlayan protestolarda 400 kişinin hayatını kaybetmesinin ardından Başbakan Abdül Mehdi kasım ayında istifa etti. İran’ın ülkedeki etkisinin az...

Yüzyılın anlaşması

Her Amerikan başkanının bir barış planı vardır. Şu anki Başkan Donald Trump’ın da var. İsrail ile Filistinlileri bir araya getirecek, birbirleriyle doğrudan önkoşulsuz konuşmalarını ve en nihayetinde anlaşmalarını sağlayacak bir plan. Diğerlerinden çok farklı olacağı en başından beri söylenen bu barış planını mimarları da plan olarak değil yeni bir vizyon olarak adlandırıyorlar. Trump’ın başkanlığında karakterini iyice tanıdığımız için, bu vizyona ‘Yüzyılın Anlaşması’ adını koymasına da şaşırmıyoruz. Büyüklük, en iyisi olma, ilgi çekmeyi sevme başkanın önde gelen özellikleri. Ancak Yüzyılın Anlaşması hâlâ gün yüzüne çıkmayı bekliyor. Birçok kez uluslararası kamuoyuyla paylaşılması ertelenen plan, artık İsrail seçimlerine endekslenmiş gözüküyor. İsrail’deki Nisan seçimlerinden sonra açıklanması beklenen plan, hükümetin kurulamaması ve yeniden seçime gitme kararının alınmasıyla eylül sonrasına ertelenmişti. Ancak eylüldeki seçimlerde de çok farklı bir sonuç çıkmadı ve İsrail’de hüküme...

Aydın Selcen'ın 'Dünya ve Biz' programında Erdoğan-Trump görüşmesini konuştuk

ArtıTV'de yayınlanan Dünya ve Biz'de Aydın Selcen ve Foti Benlisoy ve Ümit Kıvanç ile Trump'ın Erdoğan Trump görüşmesini, Türkiye-ABD ilişkilerini, Ortadoğu, enerji ve popülizm konuştuk. 17 Mayıs'taki canlı yayının linki: 1) https://   https://youtu.be/YEBG57uii8Y 2) https://youtu.be/1c2rzLXrRks

İsrailli parlamenterler ilk kez NATO toplantısında

NATO Parlamenter Asamblesi Genel Kurul Toplantısı bu yıl İstanbul’da düzenlendi. Toplantıda İsrail parlamentosu Knesset’i temsilen Yeş Atid üyesi Mickey Levy ve Siyonist Birlik üyesi Omer Barlev de hazır bulundu. Bu toplantının İsrail için büyük önemi vardı çünkü ilk defa bir NATO toplantısına katılma hakkı elde edebildi. Türkiye ile İsrail arasında normalleşme anlaşmasına ilişkin görüşmeler sürerken Türkiye, NATO’da İsrail’e yönelik sürdürdüğü vetosunu kaldırdı. Böylece NATO mayıs ayında, üyesi olmayan dört ülke ile beraber İsrail´in de merkezi Brüksel’de temsilcilik açma talebine olumlu yanıt verdi. İstanbul’da bulundukları sürede bir araya geldiğimiz İsrailli milletvekillerinden Levy ile NATO konferansını, küresel terörü, Türkiye-İsrail ilişkilerini ve Arap-İsrail sorununu konuştuk. Levy, henüz çocukken Urfa ve Cizre’den göç eden ailesinin hikâyesini de bizlerle paylaştı.