Ana içeriğe atla

Diyanet, Yeni Camii’yi ‘anlatıyor’: Pis bir Yahudi mahallesiydi

istanbulmuftulugu.gov.tr’de‘Tarihi Camilerimiz’ kısmında Yeni Camii’den bahseden müftülük caminin temelinin Safiye Sultan’ın talimatıyla 1597 yılında atıldığı ifade edildi. Tanıtımda, cami inşaatının yapıldığı mahalleden şu sözlerle bahsedildi: “Caminin inşası için seçilen Bahçekapı çevresi o tarihlerde gümrüğe ve limana yakınlığı dolayısıyla bir ticaret yeri, oldukça sıkışık, aynı zamanda pis bir Yahudi ve Hıristiyan mahallesiydi. Caminin inşaat sınırları içinde bir kilise ve bir sinagog vardı. İstimlâk edilecek evlere iki kat bedel verilmesi; sinagog ve kilise yerine de iki harap mabedin tamiri kararlaştırıldı.”

Yahudiler gelince ortalık çöplüğe dönmüş!

Metnin devamında, 1603 yılında Safiye Sultan’ın ölümülyle cami inşaatınır yarım kalmasının ardından ‘vaziyet’ anlatıldı: “Yapı ilk pencere taklarına kadar yükselmişti. Aradan yıllar geçti ve çevreyi yine Yahudi evleri kapladı, her yer mezbelelik halini aldı.” Mezbelelik, ‘çöplük’ anlamına geliyor.

Metin değiştirilecek

AKP İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Şalom gazetesi yazarı Karel Valansi’nin konuyu sosyal medyada gündeme getirmesi üzerine bir açıklama yaptı ve metnin değiştirileceğini ifade etti. Yeneroğlu, şunları söyledi: “Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da kesinlikle tasvip edemeyeceği bir yaklaşım. İstanbul Müftülüğünü düzeltmeye ve özre davet ediyorum. İstanbul Müftümüzle görüştüm. Kendilerinin de kesinlikle tasvip etmedikleri bir dil. Kaynağını tespit edip en kısa zamanda düzeltecekler.”
***
"Bir diğer örnek, doğrudan doğruya internet üzerinde yaşandı ve bitti. Yazarımız Karel Valansi, İstanbul Müftülüğünün internet sitesinde Eminönü Meydanındaki Yani Cami’nin tanıtımında Yahudi düşmanlığı olarak tanımlanacak ifadeler olduğunu farkederek sosyal medyada paylaştı. Türk Yahudi Toplumu tepkisini yine sosyal medya üzerinden verdi. Bu kez daha hızlı yanıt alındı. AKP İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu devreye girerek söz konusu sayfaların İstanbul Müftülüğünün internet sitesinden kaldırılmasını sağladı. Aynı gün içinde konunun çözülmüş olması çok önemli. 2016 Türkiye’sinde bir devlet kurumunun internet sitesinde böylesi metinlerin nasıl yer bulabildiği, bundan kimin sorumlu olduğu hâlâ  bilinmiyor. Bir özür de yok ama siteden kaldırıldı ya, buna da şükür. "
Henri Çiprut, Şalom Gazetesi 14 Aralık 2016 http://www.salom.com.tr/haber-101400-sesimizi_duyan_var_mi.html
***


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

“We are Beyond What I Had Dreamed of When I Moved to Dubai”

Cem Habib  We talked about how the peace deal between Israel and the United Arab Emirates affected the Jewish life in the Emirates, with the investment manager Cem Habib, who has been living in Dubai since 2016, and who is one of the founding members of the Jewish Council of Emirates (JCE), the first officially recognized Jewish community of the UAE. How long have you been living in Dubai? What influenced you in deciding to live here? I moved to Dubai in 2016, before I had been living in London. My customer base at that time was in Kazakhstan and it had gotten harder commuting there from London every month after 6 years. There were three direct flights between Dubai and Kazakhstan, every day, with a flight time of less than 4 hours. To improve our quality of life and to spend more time with the kids, we moved to Dubai. When moving, how could you overcome the thought “As a Jew, will I be comfortable living in an Arab country with my family?” I talked to my friends from different cou...

Ahmet Han: “Türkiye ile İsrail kadar stratejik çıkarları bu kadar örtüşen iki ülke daha yok”

Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Kasım Han ile İsrail’de üç çocuğun kaçırılmasının ardından başlayan süreci, son Gazze operasyonunun hem İsrail-Filistin ilişkilerinin geleceğine hem de dünyada artan antisemitizme etkisini konuştuk. Ayrıca yaşanan tüm bu olayların Türkiye’deki yansımaları ve Türkiye-İsrail ilişkilerinin geleceğini tartıştık. Dökme Kurşun Operasyonu’ndan sonra İsrail ile Hamas arasında sükûnete karşı sükûnet anlayışı hâkimdi. Ne değişti? İsrailli üç çocuğun kaçırılıp öldürülmesi ile mi işler değişti yoksa daha önceden bunun sinyalleri var mıydı? Tarafların ikisinin de birbirleri ile ilgili bir algıları var. Kim kimin neyi ne kadar stokladığını biliyor. Bu bakımdan herkesin bir müdahale eşiğinin olduğunu düşünüyorum. Yüksek sesle çok söylenmiyor ama pişe pişe bir noktaya geldiği zaman taraflar biliyor ki artık orada mutfağa girmek, müdahale etmek lazım. Bu İsrail için Hamas’ın silahlanması ve altyapısını geliştirmesi ile ...

Orta Büyüklükte Bir Güç Olarak Türkiye’nin Dış Politikası

Farklı bölgelerde devam eden savaş ve krizler, uluslararası ilişkilerde güç rekabetini öne çıkarıyor. Buna ABD’nin büyük güç olarak alışılmış rolünü yerine getirmekteki isteksizliği de eklendiğinde, 1945’ten bu yana kurulan uluslararası düzen ve yapı taşı olan kurumlar yıpranıyor. Bunun sonucu olarak belirsizlik artıyor ve mevcut küresel sistem bir geçiş döneminin sancılarını yaşıyor. Öte yandan bu durum, orta güç olarak tanımlanan ülkelere daha geniş bir hareket alanı da sağlıyor. Bu sayede orta güçteki ülkeler, sistemde dengeyi gözeten, arabuluculuk yapabilen, bölgesinin istikrarına katkı sağlayabilen, hatta zaman zaman kapasitesinin üzerinde sorumluluk ve inisiyatif alabilen, küresel düzeyde etkili roller oynayabilen aktörler haline geliyor. Özellikle belirsizlik dönemlerinde bu ülkeler çok yönlü diplomasi, proaktif dış politika, esnek ittifak arayışları ile öne çıkabiliyor. Türkiye, bu bağlamda, orta güçte bir devlet olarak dikkat çeken bir örnek teşkil ediyor. Jeostratejik konumu,...