Ana içeriğe atla

KAREL VALANSİ, Türkiye - İsrail ilişkileri kapsamında kitabını tanıttı

KAREL VALANSİ,  Türkiye - İsrail  ilişkileri kapsamında kitabını tanıttıKadir Has Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Merkezi, 8 Ekim Pazartesi günü, ‘Geçmişten Günümüze Türkiye-İsrail İlişkileri’ başlıklı bir söyleşi düzenledi. Etkinlikte, Şalom yazarı Karel Valansi yeni kitabı ‘The Crescent Moon and the Magen David, Turkish-Israeli Relations Through the Lens of the Turkish Public’i tanıttı.

Şalom gazetesi köşe yazarı Karel Valansi’nin yeni kitabı, ‘The Crescent Moon and the Magen David, Turkish-Israeli Relations Through the Lens of the Turkish Public’ Kadir Has Üniversitesi Türkiye Çalışmaları Merkezi tarafından düzenlenen bir etkinlikle tanıtıldı. Moderatörlüğünü Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Karel Valansi’nin de tez danışmanı olan Doç. Dr. Salih Bıçakcı’nın üstlendiği söyleşide Bıçakcı, Karel Valansi’nin yaptığı çalışmanın Türkiye-İsrail ilişkileri konusunda daha önce yapılmış çalışmalardan farkını anlatarak sözlerine başladı. Bıçakcı’dan sonra söz alan Karel Valansi, kitabını ortaya çıkartırken izlediği metodu, kullandığı kaynakları anlattı.
Türkiye ile İsrail ilişkilerinin daha önce de pek çok çalışmaya konu olduğunu belirten Valansi, ancak hiçbir çalışmanın Türk halkının bakış açısına öncelik vermediğini vurguladı. Kitabı hazırlarken konu ile ilgili birçok eserin yanı sıra, Türk toplumuna olan etkisini ve ‘sokaktaki adamın’ tepkisini anlayabilmek için gazete arşivlerine, anı ve biyografi kitaplarına önem verdiğini belirtti. Sözlü tarihin önemli bir yer tuttuğu çalışmada, Türkiye’den kişilerle görüştüğünü, çalışmaları kapsamında İsrail’e giderek o dönemi yaşayan birçok kişiyle ilk ağızdan konuştuğunu aktardı. Çalışmasını anlatırken, her bölümde dikkat çeken bilgileri dinleyicilerle paylaştı.
Öncelikle İsrail Devleti’nin kurulduğu ve ikili ilişkilerin başladığı zamana odaklanan çalışmasını anlatırken, döneme ait ilgi çeken gazete kupürleri ve fotoğraflarla anlatımını süsleyen Karel Valansi, sunumunun sonunda kendisine yöneltilen sorulara yanıt verdi.
Önsözünü aynı üniversitede öğretim üyesi olan Soli Özel’in yazdığı kitap, Amazon.com ve Barnes and Noble’dan kitap ve e-kitap olarak temin edilebilir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ke vamos a mirar en la karantina?

Kon el fin del verano i el retorno de la karantina, estamos mas tiempo en las kazas. Les kero propozar tres serias de TV echos en Israel. El primer es "Tehran". Es una seria de espionaje muy enteresante. Una espion del Mossad viaja en sekreto a la kapital de Iran. Tehran es su lugar de nasimiento tambien. La hacker de komputadora tiene el objektivo de dezaktivar el reaktor nuklear. Esta misyon tendra implikasyones para el Medio Oriente i el mundo entero. La seria es en ebreo i perso. Es una sezon i tiene ocho episodios, kada uno 50 minutos. Mi segunda propozisyon es una seria romantika i komika. Lehiyot Ita (Estar Kon Eya) es una seria de 2013, ma muy simpatika. Izieron tambien la version Amerikana ke se yama “La beyeza i el panadero”. La seria konta la istorya de amor entre una supermodela internasyonal muy famoza i muy rika, i un simple panadero ke no tuvo la shans de ir a la eskola artistika por razones finansiales. La seria es dos sezones, 18 episodios en total i kada uno...

Commemorating the Holocaust in Turkey (With an Attack on Israel)

The victims of the Holocaust were officially going to be commemorated in Turkey – as they would be in many other countries. This was huge. And it would happen in Ankara, the heart of Turkey! We already had a Yom HaShoah, a Holocaust memorial day. The UN’s Holocaust International Remembrance Day was first commemorated in Turkey five years ago at Neve Shalom Synagogue. Last year, the commemoration was held for the first time outside Jewish institutions, at Kadir Has University in Istanbul. This year it would be held at Bilkent University in Ankara. This year was also important because the Speaker of Parliament, Cemil Çiçek, would be attending the ceremony. It would be the first time that such a high ranking official did so.

Her yaşam bir roman - Panama´daki Türk Yahudileri

Panama´da hızla büyüyen bir Yahudi yaşamı var. Café con Teclas kitabının yazarı gazeteci Sarita Esses´in yanı sıra Antakyalı Eli Cemal, Mersinli Musa İlarslan, Trakya kökenli Julia Kohen de Ovadia ve kuzeni İstanbullu Çela Alkabes de Eskinazi ile göç hikayelerini ve Panama´daki yaşamlarını konuştuğumuz keyifli bir sohbet sizleri bekliyor. Julia Kohen de Ovadia İstanbul doğumluyum. Babam Çanakkaleli Aron Kohen, annem ise Çorlulu Suzi Bahar.  Seneler evvel büyükbabamın eltisi Meksikalı Sultana genç yaşta çocuksuz dul kalınca küçük teyzem Donna’yı yollamasını istedi anneannemden. Donna da Sultana teyzesiyle yaşamak için Meksika’ya gitti. Orada eniştem Moises Mizrachi ile tanıştı ve evlenerek Panama’ya taşındı. Büyükbabam Nessim Bahar vefat edince anneannem Coya, ablam Malka ile iki aylığına kızını görmeye Panama’ya gitti. Ancak orada ablam eniştemle tanıştı, evlendi ve hayatını Panama’da kurdu. Dört çocuğu ve on torunu var. Ablamın düğünü için Panama’ya geldiğimizde ben Saint Pulcheri...