Ana içeriğe atla

Alıntı/ Fehmi Koru: İsrailliler çok daha eleştirel

"Jerusalem Post’ta dün çıkan eleştirel yazılardan birinin başlığı da şuydu: “Kazanan: Hamas”. Bir başka yazıda görüşlerine yer verilen İstanbul’da çıkan haftalık Şalom gazetesi yazarı Karel Valansi“1990’lardaki gibi stratejik bir ilişki olmaz, daha çok ticari ilişkiler düzelir herhalde” demiş ve eklemiş: “Kolay kolay giderilemeyecek bir güven sorunu var arada…”

Fehmi Koru, 27 Haziran 2016
http://fehmikoru.com/israil-ile-mi-abd-ile-mi-anlastik-anlasma-stratejik-mi-ticari-mi/



İsrailliler çok daha eleştirel
Roma’da bugün açıklanması beklenen ‘anlaşma’, bazılarımıza ‘baldıran zehiri içmek gibi’görünse de, denge teorisi açısından olumlu bir gelişmedir.
Elbette, bu tür zoraki uzlaşmalarda hep yaşandığı gibi, anlaşmanın ayrıntıları arasında tarafların hoşuna gitmeyen yönler mutlaka vardır. Bizde yüzeysel birkaç çıkış dışında fazla eleştiri sesi çıkmıyor; başka bir zaman diliminde, daha uygun bir zeminde, çok daha sert eleştiriler duyulurdu.
Buna karşılık, İsrail’de siyasiler ve medya, hem anlaşmada yer alan bazı maddelere, hem de Türkiye ile anlaşmaya çok ciddi itirazlarda bulunuyor. ‘Siyonist Birlik’ cephesinden bir milletvekili, Erel Margalit, “Netanyahu, kuyruğunu iki bacağı arasına alıp bir kez daha Hamas’a teslim oldu” demiş sözgelimi…
Jerusalem Post’ta dün çıkan eleştirel yazılardan birinin başlığı da şuydu: “Kazanan: Hamas”. Bir başka yazıda görüşlerine yer verilen İstanbul’da çıkan haftalık Şalom gazetesi yazarı Karel Valanski, “1990’lardaki gibi stratejik bir ilişki olmaz, daha çok ticari ilişkiler düzelir herhalde” demiş ve eklemiş: “Kolay kolay giderilemeyecek bir güven sorunu var arada…”
Ticaret? Evet, bu anlaşmayla birlikte, Turcas-Enerjisa, Zorlu, Enka ve başka bazı grupların ilgilendiği bilinen, İsrail’in doğalgazını Türkiye’ye getirme projesini hayata geçirmek, bu arada Kıbrıs açıklarında bulunan petrolün de Türkiye üzerinden alıcılara ulaşması mümkün olabilecek.
Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın profesyonel yöneticilik hayatında ilgilendiği bir konuydu bu.
Yılda milyarlarca dolarlık bir ticarete yol verecek bir anlaşma imzalandı bugün.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ke vamos a mirar en la karantina?

Kon el fin del verano i el retorno de la karantina, estamos mas tiempo en las kazas. Les kero propozar tres serias de TV echos en Israel. El primer es "Tehran". Es una seria de espionaje muy enteresante. Una espion del Mossad viaja en sekreto a la kapital de Iran. Tehran es su lugar de nasimiento tambien. La hacker de komputadora tiene el objektivo de dezaktivar el reaktor nuklear. Esta misyon tendra implikasyones para el Medio Oriente i el mundo entero. La seria es en ebreo i perso. Es una sezon i tiene ocho episodios, kada uno 50 minutos. Mi segunda propozisyon es una seria romantika i komika. Lehiyot Ita (Estar Kon Eya) es una seria de 2013, ma muy simpatika. Izieron tambien la version Amerikana ke se yama “La beyeza i el panadero”. La seria konta la istorya de amor entre una supermodela internasyonal muy famoza i muy rika, i un simple panadero ke no tuvo la shans de ir a la eskola artistika por razones finansiales. La seria es dos sezones, 18 episodios en total i kada uno...

Ahmet Han: “Türkiye ile İsrail kadar stratejik çıkarları bu kadar örtüşen iki ülke daha yok”

Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ahmet Kasım Han ile İsrail’de üç çocuğun kaçırılmasının ardından başlayan süreci, son Gazze operasyonunun hem İsrail-Filistin ilişkilerinin geleceğine hem de dünyada artan antisemitizme etkisini konuştuk. Ayrıca yaşanan tüm bu olayların Türkiye’deki yansımaları ve Türkiye-İsrail ilişkilerinin geleceğini tartıştık. Dökme Kurşun Operasyonu’ndan sonra İsrail ile Hamas arasında sükûnete karşı sükûnet anlayışı hâkimdi. Ne değişti? İsrailli üç çocuğun kaçırılıp öldürülmesi ile mi işler değişti yoksa daha önceden bunun sinyalleri var mıydı? Tarafların ikisinin de birbirleri ile ilgili bir algıları var. Kim kimin neyi ne kadar stokladığını biliyor. Bu bakımdan herkesin bir müdahale eşiğinin olduğunu düşünüyorum. Yüksek sesle çok söylenmiyor ama pişe pişe bir noktaya geldiği zaman taraflar biliyor ki artık orada mutfağa girmek, müdahale etmek lazım. Bu İsrail için Hamas’ın silahlanması ve altyapısını geliştirmesi ile ...

Türkiye-Çin İlişkilerinde Yeni Dönem: Çok Kutupluluk, Ticaret ve Jeostrateji

Küresel düzen ciddi bir değişim yaşarken dünya, çok katmanlı krizler, jeopolitik sarsıntılar ve belirsizliklerle şekillenen bir döneme girdi. Soğuk Savaş sonrası ABD merkezli tek kutuplu düzen geride kalırken, yerine çok kutuplu ancak öngörülemez bir sistem şekilleniyor. Bu belirsizlik, Türkiye–Çin ilişkilerini hem fırsatları hem de çelişkileriyle öne çıkaran bir sahneye dönüştürüyor. Ankara ve Pekin söylem düzeyinde kolayca yan yana gelebiliyor. Türkiye’nin “Dünya beşten büyüktür” çıkışı ile Çin’in “çok kutuplu dünya” vurgusu, Batı merkezli düzeni sorgulayan ortak bir dil yaratıyor. Ancak bu söylemsel yakınlaşma, Türkiye’nin NATO üyeliği ve Batı ile kurumsal bağları düşünüldüğünde, stratejik sınırlarla karşılaşıyor. İlişkilerin gerçek boyutu, ticaretteki asimetri, Kuşak ve Yol yatırımlarındaki bağımlılık riski, savunma sanayii işbirliği, Uygur meselesinin ikili ilişkiler üzerindeki gölgesi ve ABD–Çin rekabetinin baskılarıyla şekilleniyor. Panorama Soruyor  bu ay, Türkiye-Çin ilişk...