Ana içeriğe atla

Türkiye – İsrail arasında gözler davalarda


Türkiye ve İsrail arasında imzalanan anlaşmanın şartları teker teker yerine getirilirken, gözler artık Mavi Marmara davalarında.
Türkiye ve İsrail arasında varılan anlaşmanın maddeleri sırasıyla yerine getiriliyor. Türkiye, Gazze’ye insani yardımını Aşdod Limanı üzerinden ulaştırırken, İsrail de mutabık kalınan 20 milyon dolarlık tazminatı 30 Eylül’de ulaştırdı. İsrail’in talebi olan davaların düşürülmesi konusunda ise gözler 19 Ekim’deki davaya kilitlenmiş durumda. 20 Eylül’de görülen dava, anlaşmanın yürürlüğe girip girmediğinin anlaşılabilmesi için 19 Ekim’e ertelenmişti.
Türkiye-İsrail arasında imzalanan normalleşme anlaşmasının maddeleri teker teker yerine getirilmeye devam ediyor. Türkiye’nin özürden sonraki ikinci talebi olan ve iki ülke arasında varılan uzlaşma neticesinde mutabık kalınan 20 milyon dolarlık tazminat 30 Eylül’de Türkiye’ye ulaştı. İsrail’in talebi olan davaların düşürülmesi konusu için ise gözler 19 Ekim’de görülecek davaya kilitlenmiş durumda.
Çağlayan Adliyesinde 20 Eylül’de görülen davada mahkemede, Türkiye ile İsrail arasında imzalanan 28 Haziran tarihli anlaşmanın maddelerinden birinin İsrailli askerlere açılan davaların düşürülmesi olduğu belirtilmişti. Mahkeme anlaşmanın yürürlüğe girip girmediğinin sorulmasına karar vermiş ve duruşmayı 19 Ekim’e ertelemişti.
Son dakika 19 Ekim: Bazı mağdur avukatlarının yaptığı reddi hakim talebi, mahkeme heyeti tarafından reddedilip İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi ise talebe ilişkin henüz karar vermedi. Yasa gereği hakkında reddi hakim talebi bulunan bir hakimin duruşmaya çıkamayacağından duruşma 2 Aralık 2016 tarihine ertelendi. 
ABD Mavi Marmara davasını düşürdü
Bu sırada Mavi Marmara davaları ile ilgili bir gelişme ABD’de yaşandı. Mavi Marmara gemisinde hayatını kaybeden Türk ve Amerikan vatandaşı Furkan Doğan adına, dönemin İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak aleyhine Los Angeles’ta açılan ve Kaliforniya Merkez Federal Mahkemesi’nde görülen davanın düştüğü açıklandı.
Türkiye ve İsrail arasında imzalanan anlaşmanın 9 Eylül’de yürürlüğe girdiğini ve bu anlaşma ile operasyonda görevli İsraillilerin tüm suçlamalardan muaf tutulacağının kabul edildiğini belirtildi. Bu gelişmeyle beraber mahkeme Ehud Barak’ın dokunulmaz olduğunu kabul ederek Furkan Doğan’ın davasını kapattı. Yargıç, iki ülke arasında siyasi anlaşma yoluyla karara bağlanan bir anlaşmazlığa hukuken bakılmaya gerek olmadığına karar verdi.
Büyükelçiler ekim sonunda belirlenecek
11 Ekim tarihinde bir açıklama yapan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, ilişkilerin normalleşmesi sürecinde Türkiye ve İsrail makamlarının karşılıklı büyükelçi atanmasına yönelik sürdürdükleri çalışmanın kısa zamanda tamamlanmasının öngörüldüğünü kaydetti. 13 Ekim’de konu ile ilgili bir açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın da, İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi bağlamında sürecin tamamlandığını ve 10 gün içinde yani 23 Ekim’de karşılıklı olarak büyükelçilerin atanacağını söyledi. İsrail basınına göre de İsrail Dışişleri Bakanlığı Atama Komitesi 27 Ekim’de toplanarak, Ankara Büyükelçisini belirleyecek.

Karel Valansi Şalom Gazetesi 19 Ekim 2016

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ke vamos a mirar en la karantina?

Kon el fin del verano i el retorno de la karantina, estamos mas tiempo en las kazas. Les kero propozar tres serias de TV echos en Israel. El primer es "Tehran". Es una seria de espionaje muy enteresante. Una espion del Mossad viaja en sekreto a la kapital de Iran. Tehran es su lugar de nasimiento tambien. La hacker de komputadora tiene el objektivo de dezaktivar el reaktor nuklear. Esta misyon tendra implikasyones para el Medio Oriente i el mundo entero. La seria es en ebreo i perso. Es una sezon i tiene ocho episodios, kada uno 50 minutos. Mi segunda propozisyon es una seria romantika i komika. Lehiyot Ita (Estar Kon Eya) es una seria de 2013, ma muy simpatika. Izieron tambien la version Amerikana ke se yama “La beyeza i el panadero”. La seria konta la istorya de amor entre una supermodela internasyonal muy famoza i muy rika, i un simple panadero ke no tuvo la shans de ir a la eskola artistika por razones finansiales. La seria es dos sezones, 18 episodios en total i kada uno...

The Concept of Middle Power and Türkiye’s Foreign Policy

Ongoing conflicts and crises across various regions continue to underscore the intensifying power rivalries that define today’s international relations. The erosion of the post-1945 international order—and the weakening of the institutions that underpin it—has been further accelerated by the United States’ growing reluctance to maintain its traditional leadership role. As a result, uncertainty has become a defining feature of the current global landscape, marking a turbulent and complex period of transition.  Amid this shifting order, middle powers have begun to occupy a broader space in global affairs. These states, often positioned between global hegemons and smaller, less influential nations, act as stabilizers within the international system. Through mediation efforts, regional diplomacy, and strategic initiatives—sometimes beyond their material capabilities—they contribute meaningfully to international stability and governance. In times of heightened uncertainty, such states o...

Savaşin yarattiği yeni yildiz: El Cezire televizyonu

Tüm dünya evinde rahat koltuğunda oturarak naklen savaşı takip etmeyi ilk kez 1991 yılında CNN`in Körfez Savaşı yayınlarını izleyerek başladı. Devam etmekte olan Irak savaşı için seçilen kanal ise Usame bin Ladin röportajları, tutuklu askerleri ve rehineleri göstermesi gibi eleştirilen yayınları ile Arap kanalı El Cezire oldu Hakkında en çok haber yapılan haber kanalı El Cezire’nin doğuşu Arap dünyasında olağan olmayan bir olayla, Katar emirinin 1995 Kasımında İsviçre’de tatilde olduğu sırada, oğlu tarafından tahttan indirilmesi ile başlar. 1950 başkent Doha doğumlu yeni Emir Şeyh Hamad Bin Khalifa Al Thani, İngiltere’de Royal Military Academy Sandhurst’te eğitim görmüş liberal ve yenilikçi yeni bir kuşağı temsil eder. Kansız bir darbe ile dünyanın en zengin 11. ülkesinin yönetimini devralan Emir Hamad, emirliğin hazinesini Katar’ın modernleştirilmesi için kullanmaya başlar, yeni bir anayasa hazırlatır, kadına seçme ve seçilme hakkı verir. Emir Hamad ‘ın en dikkat çekici kararı ise...